İbretlik Hikayeler

Mavi Patikler

İhtiyar adam tapu dairesinden çıkarken sevinçliydi. Kendi kendine düşünüyordu; “-Oh.. be ferahladım. Ölümlü dünya”.Oturduğu evin tapusunu, çocuğunun üstüne kaydettirmişti. Tapu dairesinde çıktıktan sonra bir küçük lokantada öğle yemeğini yedi, vakit geçirmek için parkları dolaştı. Bir parkta Cem Karaca’nın

Çocuk Gelin

Çığlık çığlığa bile bağıramamıştı çünkü utancı acısının önüne geçi vermişti. Kıyametler kopuyor ruhu bedeniyle can çekişiyordu adeta. Bu nasıl bir vicdandı? Nasıl bir İnsafsızlıktı? Okkalı iki tokat yedikten sonra birbiri ardına tehditler sıralan­dı. “Söylediklerimi duydun mu?” diyen o iğrenç mahlûk,

Padişahın İşi Ne?

Sultan Murad Han o gün bir hoştur. Telaşeli görünür.Sanki bir şeyler söylemek ister sonra vazgeçer.Neşeli deseniz değil, üzüntülü deseniz hiç değil.Veziriazam Siyavus Paşa sorar:- Hayrola efendim, canınızı sıkan bir şey mi var?– Akşam garip bir rüya gördüm.– Hayırdır inşallah?..– Hayır mı şer mi öğren

Gıybet

Berna uzun zamandır görüşmediği arkadaşlarıyla, Yıllar sonra bir kahvaltıda buluşmuştu. Arkadaşlar arasında, Üniversiteyi bitirip Doktor, Öğretmen, Avukat olanlar, Evlenip çoluk çocuğa karışanlar vardı. Kendisi bir firmada gıda mühendisiydi. Yıllara rağmen arkadaşlıklarının devam ediyor olmasına mutlu oldular, Uzun uz

Cennet Çiçekleri

Bugün Kur’an’ı öğrenmeme vesile olan dedemi, hocamın duasıyla uğurladığımız ve yıllar evvel hepimizin kaderlerinin denk düştüğü en güzel yerdeydim. Dedemi kaybetmenin verdiği acıyla, hüznün en ağırının kalbime değmesine karşın yol aradığım yerdeydim. İnsan sevdiği birini kaybedince ne söyler, ne düşer ki kal

Balık Bilmezse Halık Bilir

Koltuğa iyice bürünmüş adeta kaybolmuş gibi oturuyordu. Sağ elini yanağına dayamış derin düşüncelere dalmıştı. Bu halini gören, onun Karadeniz‘de gemilerinin battığını zanneder. Görüntüsü üzgün, süzgün, büzgün bir vaziyette olmasına rağmen içinde yine bir iyilik yapmanın huzuru dinginliği vardı. Yaptığı iy

Geçmişi Öldürmek

Dudak uçuklatacak kadar masum bir gencin hikayesiydi bu. Küçücük bir nefret kıvılcımının canlar yakan bir intikam ateşine dönüşeceğini bilmiyordu yolun başındayken. Ama o, attığı her adımda ruhunu biraz daha kaybetti. Ve tek sebebi sorumsuz bir aileden ibaretti, yıkılmış hayallerin enkazında kalmış bu bedenin…Gece

Ben O Çocukları Çok Sevdim

Amerika’nın Baltimore şehrindeki bir üniversitede görevli sosyoloji profesörü, sınıfındaki öğrencileri şehrin kenar mahallelerine göndermiş ve onlardan, o bölgede yaşayan iki yüz erkek çocuğun durumlarını araştırmalarını ve her bir çocuğun geleceği hakkında bir değerlendirme yapmalarını istemişti. Öğrenciler, ar