Baykuş Memo ile Sincap Tita
Baykuş Memo ile Sincap Tita – Hayvan Masalları
Bir varmış, bir yokmuş…
Uçsuz bucaksız bir ormanın kalbinde, bilgeliğiyle tanınan Baykuş Memo yaşarmış.
Memo’nun tüyleri bembeyazmış, gözleri kocaman ve parlakmış. Ormanın en yaşlı, en bilgili kuşlarından biriymiş. Geceleri sessizce uçar, ormanda olup biten her şeyi yukarıdan izler, bazen genç hayvanlara nasihatlar verirmiş.
Aynı ormanda yaşayan bir diğer karakter ise Sincap Tita’ymış.
Tita, Memo’nun tam zıttıymış. Kıpır kıpır, meraklı, aceleci ve sabırsız bir sincap. Daldan dala atlamayı, yeni yerler keşfetmeyi çok severmiş ama genellikle düşünmeden hareket edermiş.
Yeni Bir Patika – Masal Oku
Bir sabah ormanın içinden geçen küçük dere taşmış, alışılmış yollar kapanmış.
Hayvanlar ne yapacaklarını düşünürken, baykuş Memo yüksekten süzülerek aşağı inmiş ve:
— “Bu derenin kenarında yeni bir patika oluşmuş,” demiş. “Ama henüz güvenli mi değil mi bilmiyoruz. Araştırmadan kimse gitmemeli.”
Tita, Memo’nun sözünü bitirmesini bile beklemeden bağırmış:
— “Ben giderim! Ben keşfederim! Zaten yolumu kendim bulurum!”
Ve şimşek gibi fırlamış dalların arasına.

Memo gözlerini kısarak arkasından bakmış:
— “Küçük sincap… cesaret güzel şeydir, ama düşünceyle birleşmezse yolda kalırsın,” diye mırıldanmış.
Patikanın Cazibesi
Tita, yeni patikada koşar adım ilerliyormuş.
Yolun başı çok güzelmiş: renkli kelebekler, kokulu çiçekler, parlak taşlar…
— “Bak işte, ne kadar kolay!” demiş kendi kendine.
Ama biraz sonra yol daralmış. Ağaçlar sıklaşmış, taşlar kayganlaşmış, dere gürültülü bir şekilde kenardan akmaya başlamış.
Tita duraksamış.
— “Hmm… belki de biraz dikkatli olmalıydım,” demiş ama geri dönmek istememiş.
Tam bir adım daha atacakken, ayağı kaymış ve çamurlu bir yamaca doğru kaymaya başlamış.

Sürüklenmiş, yuvarlanmış ve kendini dere kenarındaki çalılıkların arasında bulmuş.
Ayağa kalkmaya çalışmış ama kaygan zeminden dolayı sürekli yere düşmüş.
Artık korkmaya başlamış.
Yukarıdan Gelen Gözler
O sırada yukarıdan bir gölge geçmiş.
Sonra bir ses gelmiş:
— “Bir şey öğrenmek ister misin, Tita?”
Tita şaşkınlıkla başını kaldırmış.
Baykuş Memo, büyük bir ağacın dalında oturuyormuş.
Gözleri hâlâ sakindi ama hafif bir tebessüm varmış yüzünde.
Tita hemen seslenmiş:
— “Memo! Lütfen bana yardım et. Buradan çıkamıyorum!”
Memo kanatlarını açarak süzülmüş.
Tita’nın yanına kadar inmiş ama dokunmamış.
Yalnızca söylemiş:
— “Yardım ederim ama bir şartla: Düşünerek hareket edeceksin. Ne yapacağını önce düşüneceksin.”
Tita başını sallamış.
Memo devam etmiş:
— “Şimdi, dikkatlice. Yanındaki büyük yaprakları topla. Ayaklarının altına ser, kaymayı önler. Sonra sola değil, sağdaki kuru dallara tutun. Onlar sağlamdır.”
Tita Memo’nun söylediklerini aynen uygulamış.
Yavaşça yukarı tırmanmış ve sonunda güvenli bir dala çıkmış.
Geri Dönüş ve Ders
Yola beraber devam etmişler.
Memo bazen havalanıp yukarıdan yolu gözlemiş, bazen Tita’nın yanında durmuş.
Tita artık her adımında düşünüyormuş.
— “Memo, sen bu kadar bilgiyi nasıl öğrendin?” diye sormuş bir ara.
Memo gözlerini hafifçe kısmış:
— “Görerek… ama en çok da düşerek.”
Tita gülümsemiş.
— “Ben de ilk kez düşerek öğrendim galiba…”
Ormanın merkezine döndüklerinde diğer hayvanlar merakla etrafına toplanmış.
Tita başından geçenleri anlatmış. Hiçbir şeyi saklamamış.
Memo ise yalnızca şunu söylemiş:
— “Bilgi paylaştıkça çoğalır. Cesaret, sabırla birleşirse güvenli yol olur.”
Masalın Öğretisi:
Hızlı olmak her zaman doğru olmak değildir.
Deneyimli büyükleri dinlemek, zayıflık değil akıllılıktır.
Düşünmeden atlayan, çoğu zaman geri dönmek zorunda kalır.